En son yazmaya calismamin ustunden bir ay gecmis. Hatta bir ayi gecmis.
Isten yeni ciktim. Yani bunlari yazarken saat su an 19.50 burada.
Sabah yasadigim bir olaydan olacak ki, aksam uzeri en cok korktugum ikinci sey geldi aklima; mahcup olmak. Sabahki olayi anlatmayacagim, herkese manasiz geleceginden suphem yok. Simdiye kadar cokca mahcup olmusumdur kesin. Bana gore bilmeyerek istemeyerek, mahcup olduguma gore de kesin ladesin okkali tarafindan. Ama insan bile bile mahcup olur mi ki? Birisi de cikip diyebilir mi ben bilerek mahcup olurum diye, diyemez.
Bu durum neden ikinci en buyuk korkum bilmiyorum fakat hep oyle olmustur. Birkac olay hatirlamaya calisiyorum ama gelmedi simdi aklima. Gelirse soyleyecegim.
Ahan da geldi, mesela yolda yururken dondurma yiyorsam ve karsimdan gelen kucuk bir cocuk beni dondurma yerken goruyorsa cok mahcup olurum.
Ama asil ne zaman yerin dibine girerim soyliyim mi? Kendime mahcup oldugum zaman. Etkenlerinden bagimsiz sozumu tutamadigim zaman, elimdekini paylasamadigim, yardim edemedgim, aglayamadigim zaman.
Yaptigimiz her seydeki o pis bencilligin, yolun sonunda yuzumuze vuracagi samarin korkusundan hepimiz haberdar degiliz malesef. Bu yuzden insanin en fazla kendine yalan soyledigini bilirim. Durmadan, bikmadan. Allah askina sadece kendimizi sevmiyor muyuz? Bari bunu yalansiz itiraf edelim.
Ama asil yalan da burda baslamiyor mu?
Tren degistirirken tam da su an yasadigim bir olayi anlatiyorum. Cayi koymadiysaniz hala koyun lutfen.
Eli yuzu duzgun ter icinde bir adam geldi yanima kosarak. Tren bileti alacakmis 30 franki eksikmis bende var miymis. Gercekten yok, yani uzerimde nakit tasimam, adetim degil. Bozuk da mi yok dedi allem etti kullem etti, 10 frank peki dedi. Inanir misiniz gunlerdir cebimde kalan 10 franki ustumu her degistirdigim de o cepten bu cebe koydum. Bir haftadan fazla oldugunu dusunuyorum. Elimi cebime her attigimda dusurdum mu diye kontrol etme ihtiyaci hissediyordum. Paranin buyuklugunden degil, emegin kiymetinden.
Simdi mahcup olmadim ben. Ama yarin mahcup olacagimi adim gibi biliyorum. Cunku ustu basi kirli, elinde bira sarap olan bir evsiz benden 5 frank istese vermeyecegim. Bu gibi durumlarda da, 10 franki bu adam icin saklamisim diyebilecegim vicdani bir rahatlik da yok degil. Vicdan muhasebesi cok kotu bir sey. Onun da ici yalan dolu. Umarim gitmesi gereken yere gidebilmistir terli adam. Ama evsizi soran hic olmayacak.
Herkes bir sapka koyar onune, cikaracagi tavsani gormek icin birilerinin gelmesini bekler. Gelenleri secer. Sectiklerinin heyecanini izler. Sabrini sinar. Sevilmeyi bekler. Sihir degnekte mi yoksa sozcuklerde mi? Bakin simdi o sapkaya, iyice bakin. O sapkadan tavsan cikmayacak, hicbir zaman.
Bir Cevap Yazın